Geçen Cumartesi iş yerinin soğutucu dolabında son kullanma tarihi yaklaşmakta olan bir yoğurdum vardı. Çocukluğumdan beri yoğurt hastasıyımdır. Affetmem yani. Kafasızlık burada ya, boğazlarım halihazırda nane molla durumdaydı. Yani dikkat ettin ettin, edemedin bak hasta ederim seni diyordu. Bendeki kafa ya; dolaptan çıkarıp bir hız yedim o mübarek şeyi. O gün bir şey yok güzel, ertesi gün yani Pazar günü mahalleden arkadaşlar gezelim dedi. İyiydim gene, bir şeyim yoktu ama içten içe bir sıkıntıda vuruyordu. Yani böyle arada bir titretme tarzı, bir çökme oluyordu üstümde. Eve gelince de hala üstümde öyle hastalık havası yoktu. Saat 22.00 dolaylarında mahalleden bir arkadaş çay içmeye davet edince atladım hemen. O saatlerde üzerime bir halsizlik hali çökmüştü ama günün yorgunluğuna veriyordum. Saat 23.00'a doğru gelirken aldı beni bir üşüme. Zaten kalkmak üzereydik. Yola koyulunca ula baktım içten içten üşüyorum. Üstüm havaya göre biraz inceydi ama soğuk içten vuruyordu. Eve geldim ateş 37.7 gibi. Heh dedim kaptım şifayı. Hoş 37.7 genelde çok korktuğum bir ateş değildir. 38.5 derece ateşte 2-3 gün işe gittiğimi bilirim. Yani ilaçla bile olsa ayakta durabildiğim sürece pek sıkıntı etmem. Bütün geceyi kabusla geçirince sabah bir kalkarım ki ateş olmuş 39. Gözlerimi açamıyorum. Haydi bir üşüme, bir bulantı faslı oldu sana 39.5 derece. Koca Pazartesi gününü gözler kapalı, sadece hıııı sesiyle cevap verebilecek durumda yatarak geçirdim. Ateş düşürücü ilaçlar bana mısın demedi. Hoş bu durumda doktora gitmek şart ama diyorum ya elimi oynatacak halim yok. Ancak Salı gününe gidebildim. Aslında o durumdayken acile girip bir serum taksalar sıkıntı falan kalmazdı ya. İnsan o an çokta mantıklı düşünemiyor.
Ateş yüksekken herhalde vücut normal sıcaklık değerinin üstüne çıkınca beyinde de bazı fonksiyonlar arızalı çalışmaya başlıyor. Ne zaman yüksek ateşli hastalığa yakalansam kabus olarak beynim kısır döngüye girer. Yani ortada çözülmesi gereken bir mesele vardır fakat o meseleyi çözmeye bir türlü vakıf olamam ve vakıf olamadıkça mide de bulantı veya titreme olarak yansır. Bu hali yaşamamak için gözleri açık tutmaya çalışırım fakat bir süre sonra hastalığın verdiği ağırlık galip gelerek tekrar gözleri kapamaya zorlar ve tekrar kısır döngü başlar. Geçen gün mesela üç tane nokta hatırlıyorum. O noktalarla bir ayarlama yapmaya çalışıyorum fakat o noktalar neyin nesidir, neyi ne yapmam gerekiyor hiç bir fikrim yok ama bir şey yapmaya çalışıyordum. Hayır, bilinçli olarak sırf olayı anlamak için de gözleri bir kaç defa kapamışlığım var ama gözler kapandığı an IQ seviyesi 10-20'lere düştüğünden tekrar kısır döngüye giriyorsun. Siz siz olun şu mevsim geçişlerinde soğuk yoğurt yemeyin. Aslında soğuk bir şey yemeyin. Bademcikleri aldırdık aldırmasına ama hala boğaz olabiliyorum.
13 Nisan 2016 Çarşamba
Soğuk Yoğurt
Etiketler:
boğaz enfeksiyonu,
boğaz hastalığı,
boğaz iltihabı,
hastalık,
yüksek ateş
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder